Geçtiğimiz günlerde iş yerinde bahsi geçen "Cast Away" (Yeni Hayat) filmini henüz izleyemememin yarattığı muhabbete Fransız kalma durumu ve boş vakit bulmamın da verdiği fırsatla filmi nihayet az önce oturup izleyebildim. Film başlarda biraz sıkıcı, ortalarda merak uyandırıcı ve o kadar da gerilimli sonlara doğru umutlandırıcı, en sonunda ise dram (kadın yaklaşımıyla ağlak). Öyle ki iki saatten fazla süren filmin son yarım saatinde içim şişti ağlamaktan. Tom Hanks'ın oyunculuğuna bir kez daha gıpta ettim. Filmi izlemeyenler için biraz bahsetmek gerekirse ıssız adada kalan Chuck'ın yaşam mücadelesini ele alıyor.Klasik hikaye diyerek filme önyargıyla yaklaşanlar izledikleri aslında hiç de öyle olmadığını görecekler. Ayrıca filmdeki ürün yerleştirmeleri başta can sıksa da zamanla alışıyor insan.
Filmde en çok hoşuma giden diğer şeyse, Chuck'ın Wilson'la (kendisi voleybol topu olmakta) yaşadığı büyük arkadaşlıktı. Ben de eşyalarıma manevi değerler yükleyen ve odam çöpten geçilmeyecek seviyeye gelene kadar eşyalarımın çoğunu atmaya kıyamayan biri olduğum için çok hak verdim Chuck'a.
Fazla ipucu verip filmin konusunu açık etmeye gerek yok. Hala izlemeyenler varsa mutlaka izlesinler, ciddi bir tavsiye mutlaka değerlendirin derim.
4 kişi ahkam kesmiş:
güzel bir tanıtım olmuş merak uyandırıyor :) izlemeli en kısa zamanda :)
sen böyle tavsiye ettiysen .. Izlerim :)
bloğumu ziyaret etmek istersen http://kelebekkizim.blogspot.com/
Ne zaman Fedex görsem aklıma Cast Away gelir :)
Yorum Gönder