15 Aralık 2012 Cumartesi

En Büyük Klişe 'Doğallıktan Yanayım'


En büyük klişesidir; 'Doğallıktan yanayım.'sözü. Kadını da söyler, erkeği de. İşin aslı doğal olandan yanayım olmalı bence. Zira hem kadının hem erkeğin doğuştan gelen 'Adem ile Havva' dan miras doğallığımızla hiç olacak iş değil bu. Misal biz kadınlar. Epilasyona gitmesek, kalın kaşlarla, kıllı tüylü gezmeyi denesek bakın bakalım etrafımızda doğal güzellikten yanayı savunan kişi kalıyor mu? Ya da bir gün dışarı allık sürmeden çıkmayı denesek şüphesi gelecek ilk tepkiler 'Aaa bugün neyin var yüzün sapsarı!' olur. Demek ki doğal olmak yerine 'doğal olmaktan' yana olmak tabiri daha uygun kaçıyor bu gibi durumlarda. Kısacası, cilde zarar vermeyen, doğal maddelerden oluşan doğal ürünleri bilinçli bir şekilde ve abartıya kaçmadan kullanmak. İşin dozunu iyice abartıp gündüz bir yere giderken sanki kendi kına gecene gider gibi makyaj yapmanın da mantıklı bir yanı yok bence. Ki aşırı makyajdan sırf hemcinslerimizin değil, erkeklerinden iğreti olduğunu gayet iyi biliyoruz.

Hatta aşırı makyajlı kadın deyince aklıma gelen bir anım da var. Üniversite hazırlık dönemlerinde sırf yaptığı ağır makyajı yüzünden kendim gibi öğrenci olan kızı bütün bir yıl boyunca öğretim görevlisi sanmışlığım vardır. Daha yirmili yaşlarında başındayken ağır makyajlarla on yaş büyük gözükmenin anlamını çözememiştim o zamanlar. Hoş hala da çözebilmiş değilim.

Sadece kadınlar da değil, erkekler için de aynı durum geçerli. Hiç bir kadın yanında tek kaşlı, yaka paça dağılmış, boyasız ayakkabılarla gezen bir erkeği gezdirmek istemez. Sesini çıkaramasa da içinden 'Hadi bana değer vermiyorsun, kendine de mi değer vermiyorsun be adam! Ben o kadar şık şıkıdım giyinip süsleniyorum, sen yanımda berduş gibi geziyorsun.' diye geçirir. Günümüzde erkeğin aşırı kaçmamak şartıyla metroseksüeli makbuldur.

Dün ise yazımın başlığı olan 'Doğallıktan Yana' olmak üzerine benim de dahil olduğum İzmir'deki 13 blog yazarı ile birlikte Alsancak'ta bir etkinlik gerçekleştirdik. Etkinlik ev sahibesi Ayşenur Yazıcı ve doğal makyaj ürünlerinin satışa sunulduğu LilaKutu markasıydı. Ayşenur Yazıcı, saç rengini de düşününce yıllar geçtikçe daha da güzelleşen tam bir kırmızı şarap gibi. Tabii karşımızda yıllara meydan okuyan güzelliğiyle duran Ayşenur Yazıcı olunca konu makyaj, doğallık, güzellik oldu. Her ne kadar kendisini televizyon ekranları ve kitaplarından tanıyor olsak da asıl mesleği ve ilgi alanı kozmetik ürünleri ve makyajmış Ayşenur hanımın. Ve kozmetik alanın da o kadar engin bilgilere sahipti ki tüm anlattıklarını ağzımız açık dinledik. Günün sonundaysa da LilaKutu'nun biz İzmirli bloggerlar için hazırladığı hediye pakedi ve Ayşenur Yazıcı'nın kendi elleriyle imzalığı kitabını aldık. Günün diğer dipnotu ise; Ayşenur Yazıcı'nın kalbimizde bir kez daha yer etmesini sağlayan mütavaziliği oldu. Hem herkes tarafından tanınıp hem de herkes gibi davranabilen öyle az insan var ki. O yüzden Ayşenur hanımı ne kadar takdir etsem az.

Günün sonunda ürünleri eve gelip inceleme fırsatı bulunca içeriklerinin tamamen doğal ve sağlığa zararsız maddelerden oluştuğunu gördüm. Ürünlerin fiyatları ise oldukça uygun, herkes çok ulaşabilir, rahatlıkla alabilir.

Özetle artık 'Artık güzelleşirken, doğallığımızı da düşünen ürünlerle bizleri buluşturan bir marka var.' Teşekkürler LilaKutu.

Ürün fotoğraflarına Instagram hesabım üzerinden ulaşmak için tık!
LilaKutu'nun sitesi için tık!




5 kişi ahkam kesmiş:

Unknown dedi ki...

Yazdıklarınıza , yorumunuza, yumuşak güzel kelimelerinize ve özenle seçtiğiniz cümlelere çok teşekkür ederim adaşım...
Ben de sizin gibi pırıl pırıl genç kalpleri tanımaktan çoook mutlu oldum. Sevgilerle ..Kalben.
Ayşenur Yazıcı

Ayşa (Ayşe Nur) dedi ki...

Öncelikli olarak bloguma hoşgeldiniz Ayşenur Hanım. Yazımı beğenmeniz beni ise çok ama çok mutlu etti. :) Arada uğrarsanız daha bir mutlu olurum tabii. Sevgilerimle :)

Ƹ̵̡Ӝ̵̨̄Ʒ Bobbidi Bibbidi dedi ki...

lila kutu konusundaki fikirlerinize katılıyorum...

Unknown dedi ki...


Doğal olmak doğayı bozmadan güzel... doğaya kadın dersek o zaman kendinizi bozmadan doğal görünün o vakit...
Bizde o kabiliyet yok ne yazık ki

MAZES dedi ki...

HÜZÜNLÜ KIVILCIM TİTRİYOR KALPLERDE
2012 YILIN GÖTÜRDÜKLERİ İLE
GÜLÜMSEMEMİZ ASLA DÜŞMESİN YÜZÜMÜZDEN
SADECE MUTLULUK 2013 GETİRSİN HEPİMİZE
ARKADAŞLAR......................................................